7 Ocak 2012 Cumartesi

'Onurumla girdim utançla çıkmam'

''Ergenekon'' soruşturması kapsamında Odatv'de yapılan aramalar sonrasında gazeteciler Ahmet Şık, Nedim Şener ve Soner Yalçın'ın da aralarında bulunduğu 12'si tutuklu 14 sanık hakkında açılan davanın 5. duruşması başladı.

İstanbul Adalet Sarayı'ndaki özel yetkili İstanbul 16. Ağır Ceza
Mahkemesinde görülen duruşmaya, tutuklu sanıklar Prof. Dr. Yalçın Küçük, eski
Emniyet Müdürü Hanefi Avcı, gazeteciler Nedim Şener, Ahmet Şık, Soner Yalçın,
Şükrü Doğan Yurdakul, Barış Terkoğlu, Barış Pehlivan, Muhammet Sait Çakır, Coşkun
Musluk, Müyesser Uğur ile tutuksuz sanık İklim Ayfer Kaleli katıldı. Diğer
tutuksuz sanık Ahmet Mümtaz İdil ise sağlık sorunları nedeniyle duruşmaya
gelmedi.
Davanın tutuklu sanıklarından Kaşif Kozinoğlu ise cezaevinde
rahatsızlanarak 12 Kasım'da hayatını kaybetmişti.
Dün savunmasını bitiren sanık Yalçın Küçük, duruşmada söz alarak,
''Savunmamda eksik birkaç yer var. Onları söylemek istiyorum. Hakkımdaki
iddialardan biri de CHP'yi değiştirmektir. Evet değiştirdim doğrudur. Diğer bir
iddia ise 'Ergenekon' davalarını zayıflatmak için tutuklu bulunan kişileri
milletvekili seçtirmemdir, bu da doğrudur. Bu suçu işledim. Bu işler için
organize polisinden izin almak zorunda değilim. Soner Yalçın benim arkadaşımdır.
Ben ona yardım ederim o da bana yardım eder, ortağım gibidir'' dedi.
Mahkeme Heyeti Başkanı Mehmet Ekinci'nin ''Sabıkanız var mı?'' sorusuna
Küçük, ''Kız oğlan kızım. Sabıkam yoktur'' dedi.
Bunun üzerine Başkan Ekinci de dosyada Küçük hakkında 3 ayrı sabıka
kaydının bulunduğunu belirtti. Yalçın Küçük de 2000 yılında erteleme yasası
çıktığını ve bu sabıkaların silindiği ifade etti.
         -Soner Yalçın-
        
Duruşmada ilk kez ifadesi alınan tutuklu sanık Soner Yalçın, 25 yıldır
gazetecilik yaptığını belirterek, ''Burada sanık sandalyesinde oturan düşüncedir.
Gazeteci ve yazarları cezaevine atmak kimseye onur vermez. Düşünce ateşe atmakla
yok edilemez. Düşünce ve kitapları yargılayanları tarih affetmez'' dedi.
Türkiye'de gerçek gazetecilik yapmanın tehlikeli sonuçlarının olduğunu
öne süren Yalçın, savunmasını şöyle sürdürdü:
''Gazetecileri bekleyen sadece acıdır. Dürüst, taviz vermeyen gerçek
gazeteciler ya hapse atılır ya da işten atılır. Taviz vermeyen cesur gazeteciler
hep olmuştur ve olacaktır. Uğur Mumcu, Musa Anter, Hrant Dink gibi... Bunlar
ölümü bile göze almıştır. Gazetecinin tek ilkesi vardır, gerçeğe bağlı kalmaktır.
Onurumla girdiğim cezaevinden, utançla çıkmaya hiç niyetim yok. Mesleğime hiç
ihanet etmedim.''
Yalçın, bugüne kadar 11 ayrı kitap yazdığını ve hayatı boyunca ''derin
devlet'', ''gladyo'', ''faili meçhul cinayetler'' gibi konuları araştırıp
yazdığını söyledi.
Soner Yalçın, Türkiye'de şu anda çokça tartışılan ''Jitem'' ve ''Susurluk
Çetesi''ni yıllar önce kendisinin yazdığını ifade ederek, şöyle devam etti:
''Devlet içinde yuvalanmış derin yapılar hakkında en bilgili
gazetecilerden biriyim. Faili meçhul cinayetler soruşturmasını yürüten Ankara
Cumhuriyet Başsavcılığı, bu konuda tanıklığıma başvurdu. Ne gariptir ki bir savcı
sanık yapıyor, başka bir savcı da tanık yapıyor. Hangi hukuk uygulanıyor
Türkiye'de? Böyle terörist olur mu?''
Duruşma, Soner Yalçın'ın savunmasıyla devam ediyor.
Bu arada, CHP İstanbul Milletvekili Mahmut Tanal, CHP Eskişehir
Milletvekili Süheyl Batum ve CHP Denizli Milletvekili İlhan Cihaner de duruşmayı
izleyenler arasında yer aldı.

AA


Capturetr
yakamoz01 friend

Hiç yorum yok: